Obsesif Kompulsif Bozukluk

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)

Zaman zaman çoğumuzun aklına evhamlı, takıntılı düşünceler gelebilir ve bir süre sonra bunlar kendiliğinden kaybolur ya da bu düşüncelerle baş edebiliriz ve bu günlük hayatımızı etkilemez. Obsesif kompulsif  bozukluk‘ta ise ,istenmediği halde ve uygunsuz biçimde yaşanan, süreklilik gösteren düşünceler , kuşkular , dürtüler ya da düşlemlerden ibaret olan obsesyonlar (takıntı) vardır. Kişi bu obsesyonlara aldırmamaya ya da onları baskılamaya çalışır ya da obsesyonların yarattığı yoğun gerilimi azaltmak için sanki katı bir kurala uymak zorundaymış gibi yineleyici davranışlar ve zihinsel uğraşılar (kompulsiyon) gösterir. Obsesyonlar benliğe yabancıdır yani aslında benliğin istemediği durumlardır. Zihne girmesini hasta engelleyemediği gibi zihninden de çıkaramaz. Hasta obsesyonların kendi zihninin bir ürünü olduğunu bilir.

                           En sık sık karşılaşılan obsesif kompulsif bozukluklara birkaç örnek; hastalık bulaşması obsesyonu ve sürekli el ykamalar, yineleyen kuşku obsesyonu ve tekrarlayan kontrol etmeler(ocağı, kapıyı tekrar tekrar kontrol etmeler gibi) simetri-düzen obsesyonları, dinsel obsesyonlar(Allah’a küfretmek gibi), biriktirme, saklama obsesyonları(eşya biriktirme, çöp ev), cinsel içerikli obsesyonlar (sürekli uygunsuz cinsel ilişki düşlemleri gibi), dokunma kompulsiyonları (şuraya şu kadar dokunmazsam kötü şeyler olacak gibi) Tanı koymak için , bu belirtilerin belirgin bir sıkıntıya, zaman kaybına, kişinin günlük işlerini yapmasına engel olmasına, işlevselliğin düşmesine neden olması gerekir.

OKB yaygınlığı %2-3 dür.

                         Hastalığın nedenleri ile ilgili faktörler:  OKB’si olan hastaların yakınlarında OKB sıklığının artmış olması, genetik faktörlere işaret eder.Beynin serotonin işlevinin bozulmuş olduğunu gösterir çalışmalar vardır. Çocukluk çağı travmaları , mükemmeliyetçi-ayrıntıcı kişilik yapısı neden olabilecek diğer faktörlerdir. Stresin OKB’İ ,OKB’nin stresi arttırdığı kısır döngüler seyrek değildir.

                          Hastalığın tedavisinde ilaçlar özellikle serotonin düzenleyiciler önemlidir.Başlangıçta görülebilen ilaç yan etkileri  genellikle hafif ve geçicidir. İlacın etkisi 2-3 haftada görülebileceği gibi 10 haftaya dek uzayabilir. BDT: Bilişsel Davranışçı Terapiler hastalığın tedavisinde ve nükslerin önlenmesinde etkili psikoterapi metodlarıdır. Hastanın , hastalığı ve süreci tanıması, farkındalığının arttırılması, düşünsel hataların bulunup düzeltilmesi, alıştırma ödevleri  BDT’de uygulanır. Ağır OKB’li hastada ilaç tedavisi mutlak kullanılır. Hastalığın tedavisinde en iyi seçenek ilaç ve BDT birlikte uygulanmasıdır. Hastalığın tedavisinin  ortalama iki yıl sürmesi önerilir.